Savaşçı dizisinin çekimleri Eskişehir’de
Dizi sürelerinin kısaltılmasında söz yine kanallarda
Türkiye’ de son zamanlarda popüler olan savaş dizileri giderek artmaya
başladığı görülüyor. Popülerliğini günümüzde fazlasıyla hissettiren bu tarz
diziler arasına dahil olan Savaşçı dizisi Fox Tv ekranlarında yakın zamanda
izleyicileriyle buluşmuştu. İlk bölümüyle izleyicilerin beğenisini kazanan
Savaşçı dizisinin başrollerinde Berk Oktay, Yıldız Çağrı Atiksoy ve Murat
Serezli yer alırken, yönetmenliğini ise Ahmet Volkan Kocatürk üstlenmektedir.
Yeni dönem dizileri arasında olan Savaşçı dizisinin çekimleri bir kısmı da
Eskişehir’ de devam etmektedir. Eskişehir’ de devam eden çekimler esnasında
röportaj veren yönetmen Ahmet Volkan Kocatürk ve set amiri Serkan Kulik hem
Savaşçı dizisiyle ilgili hem de genel olarak televizyon sektörüyle ilgili
önemli açıklamalarda bulunmuşlar.
Set amiri Serkan Kulik, Savaşçı diziyle ilgili önemli detaylara röportaj da
yer verdi. Savaşçı dizisi projesinde yaklaşık olarak 90 kişilik bir ekiple
çalıştıklarını söyledi. Reji grubu, kamera grubu, ses grubu şeklinde bu ekibin
kendi aralarında düzenli olarak bir takım halinde çalıştıklarına da sözlerinde
yer verdi. Bir bölümü yaklaşık 6 günde bitirmeye çalışırken yoğun bir emek
harcadıklarını ve bu da 12 ila 20 saat arası değişen düzensiz çalışma
saatlerine neden olduğunu belirtti. Savaşçı dizisi ile ilgili sorulan sorular
ile ilgili röportajında önemli açıklamalarda bulunan Serkan Kulik: ‘Genel
olarak 12 – 13 – 14 saat arası çalışıyoruz. Ama bazen saptığı da oluyor bazen
20 saate kadar süren çekimlerimiz de oluyor. Bu yüzden sabit bir saat
aralığında çalışamıyoruz. Öyle bir zaman oluyor ki 24 saat süren bir çekim
süreci de yaşayabiliyoruz. Çekimlerimizin yaklaşık 3 – 4 gününü Eskişehir’de
sürdürürken, geri kalan günler de ise çekimlerimize Ankara’ da devam ediyoruz. Eskişehir’
de Kayapınar, Söğütönü, Tepebaşı’nda genel olarak çekimlerimizi sürdürmekteyiz.
Kısım kısım Eskişehir’in her yerinde de çekim yapabiliyoruz. Ankara’ da
Etimesgut’ da Zırhlıbirlikler’ de de bu geri kalan çekimlerimizi buralarda
tamamlıyoruz’ sözlerini aktarırken ayrıca dizinin reytingleriyle ve kaç bölüm
daha çekileceği ile ilgili soruları da cevaplayan Serkan Kulik: Reytinglerimiz
çok iyi, 1.bölüm de 2.olduk. 2.bölümde direk 1’e çıktık. Bunun böyle devam
edeceğini düşünüyoruz. Bu da emeklerin karşılığının verildiğini gösteriyor. Bu
konu da bu işe çok güveniyoruz. Yani ilerisi için şunu gördük ki 13 bölüm kesin
garanti olur ama bu baya 2 – 3 sezonda gidebilir güzel bir iş çünkü bence 40
bölüm 50 bölüm devam eder, belki 3 – 4 sene sürebilir ama 13 bölümün altına
düşmez 13 bölüm kesin olur’ açıklamalarıyla devam etti. Çalışma düzeni ile
ilgili röportajda detaylı olarak konuşan Serkan Kulik: ‘ Çalışma düzenimiz
yardımcı yönetmen ve reji koordinasyonunun bize vermiş olduğu program
doğrultusunda ilerliyor, gün sahneleri ve gece sahneleri olarak değişiyor.
Oyuncuların hazırlığı ve figürasyonun durumuna göre sahneler çekiliyor. Sahne
sayısına göre işi yapıyoruz. Bazen aksilikler oluyor, bazen yetişmiyor ama
genel olarak ortalama 12 saat süresince çalışıyoruz. 12 saatten sonrası bize
biraz sıkıntı oluyor özellikle uyku düzeninde problemler yaşıyoruz’
açıklamalarına yer verdi. Haftalık çalışma programı ve izin günleriyle ilgili
de konuşan Serkan Kulik: ‘ Çekimler için haftalık program çıkıyor ve o haftanın
günlerinde yapıyoruz. Ortalama 1 gün izin yapıyoruz. Şuan bölüm yetiştirmeye
çalışıyoruz, elimizde stok yok çünkü elimizde bölüm yok o yüzden 1 hafta da
çekiyoruz ve 1 gün de iznimiz var. Set, kostüm, ışık tüm birimlerin izni aynı
anda gerçekleşiyor. Hafta içinde hızlı olabilirsek sayfa sayılarını yani bölümü
tamamlarsak 2 günde izin alabiliyoruz. Ama ortalama çalışma süremiz 6 gün, 1
günde izin kullanıyoruz. Haftalık izin günlerimizi set çalışanları olarak hafta
sonuna denk getirmeye çalışıyoruz. Cumartesi ya da pazar tercihimiz oluyor’
sözleriyle devam etti.
Son olarak da savaş dizisi çekmeye çalıştıkları için çok zor şartlar
altında mücadele ettiklerini ve bu durumun da kendilerini çok olumsuz
etkilediği konusuna da değinirken; ayrıca bu olumsuz duruma karşı dizi
sürelerinin kısaltılmasına yönelik de önemli konuşmalar yapan Serkan Kulik:
Şimdi Savaşçı dizisi diğer diziler gibi 3 – 5 kişi ile çekilen bir dizi değil,
zaten bizim ana kastımız 30 kişiden oluşuyor. Zaten asker grubumuz sadece bu
rakamdan oluşurken, 8 kişilik bir tim var, ayrıca karargahta sayıca fazla
askerlerimiz var. Bu askerler konusunda özellikle figürasyonlardan yararlanıp
bu sayıyı yükseltiyoruz. Aynı zamanda kırsal alandan çekim yaptığımız için çok
kişiyle çalışıyoruz. Bazen bir 80 kişi sahnede olabiliyor. Terörist grup ve
askerlerle beraber, kurtarılmasını bekleyen Türkmenler, Suriyeliler oluyor.
Araçlar, gereçler, tanklar, helikopterler çok zaman alan şeyler oldukları için
gün gitti diyebiliyoruz. Gün gitti terimi burada hava gittiği için
kullanılıyor. Işık gittiği zaman gün gitti gün çekemiyoruz artık gece sahnesine
mecburen geçmek durumunda kalıyoruz. Bazen bu yüzden yetişmediği zamanlarda
oluyor. Bizi burada asıl yoran kısım aslında kanalın dizi süresinin uzunluğu
bize fazla sorumluluk yüklüyor bu da çekimlerin haftalık zamanında
yetişmemesine neden oluyor. Dizi süreleri 90 ve 120 dakika kaset teslimi olduğu
için bu sebepten dolayı bir haftalık iş programının yetiştirmek için insanlar
gerek 3 saat gerek 4 saat uykularla çok yoğun tempolarla bu zamanı yetiştirmeye
çalışıyorlar. Bu insani şartların dışında çalışma ortamı oluşturuyor. Bir süre
sonra insanlar performans olarak düşüyorlar, vücutlarının direnci artık aptala
dönüyor. Kafaları sağlıklı düşünmekten ziyade iyice abondene oluyorlar. Burada
ki en kilit nokta bence kanalların yayın politikalarından kaynaklanıyor.
Kanallar yayın politikalarını değiştirmediği sürece dizi sektöründe bu çalışma
saatlerinin değişmesi imkansız görünüyor. Bu konuda özellikle yapımcıların çok
büyük rolü var; yayın süresi 60 dakikaya indirmek için sendika ve bazı
yapımcıların bunun üzerinde çalışmaları ve direnişleri var fakat; kanallar buna
bir türlü yanaşmıyor, eğer olur da 60 dakikaya inerse bu defa yapımcılarla
şöyle bir şeyle karşılaşabiliriz; 2 bölüm 1 hafta da çekme gibi durumlar
olacak, yani 60 dakikalık bir işi 4 günde bitirdikleri zaman bu durum hiçbir
şekilde yapımcının işine gelmeyecek. Kısaca kanalların reklam politikalarından
dolayı insanların zor şartlarda çalışmaları devam edecek’ bu sözleriyle
açıklamalarını bitirdi.
Savaşçı dizisinin yönetmeni Ahmet Volkan Kocatürk röportajında önemli
açıklamalara yer verdi. Kocatürk’ ün özellikle verdiği röportajda ki çarpıcı
açıklamalar dikkat çekti. Kocatürk çalışma düzeninden, dizi sürelerinin uzunluğu
ve dizi sürelerinin kısaltılmasına kadar birçok önemli konu üzerine konuştu.
Setteki göreviniz ile ilgili bilgi verebilir misiniz’ sorusunu cevaplayan
Kocatürk: ‘ Yönetmenlik yapıyorum. Dizi yönetmenliği bizim şartlarımıza göre,
Türkiye şartlarına göre artık acayip bir hale geldi. Sürelerle yarışıyoruz.
Günle yarışıyoruz. 60 kişinin idaresi ve onların psikolojisi, motivasyonu ve
bunlardan arta kalan zamanda oyun vermek, oyuncuyu yönetmek, seti yönetmek.
Neden ayırdım derseniz; tabi ki sinema bu işin özü ama geldiğimiz noktada dizi
yönetmeni diye bir kavram oluştu. Tabi bunların arasında çok iyi sinema filmi
çeken yönetmenler var mı? Var tabi ki. İşin aslı galiba yine bize özgü bir şey
yine biz Türkler kendimize özgü durum ve konum yarattık. Dünyanın hiçbir
tarafında böyle bir şey duyamazsınız ama en hızlı çeken yönetmen diye bir
kavram var mesela Türkiye’ de falan diye konuşulan. Bu kötü tabi ki. Sanırım 10
15 yıl önce 60 dakikadan 70 dakikaya çıktığında ya bu böyle gider ve yetenekli
insanlar, yetenekli yönetmenler, yetenekli yazarlar heba olacak diyordum ve
gerçekten bu hale geldik. Basmakalıp işler, basmakalıp konular, basmakalıp
çekimler devam ediyor’ şeklinde sözlerini aktardı. Çalışma saatleri, çalışma
günleri üzerine konuşan Kocatürk: ‘ Günde 16 saat çalışıyoruz ve bunun sonu
yok. Bazen tatil yok. 1 bölüm çekimini 6 günde tamamlamaya mecburuz. 1 gün ses
miksaj kalır ve sonrasında yayınlanır’ sözlerini aktardı. Çalışma şartlarının
zorluğuyla ilgili gelen soruya Kocatürk: ‘ en sert yerde sormuşsun zor devam
ediyor. İçerisinde aksiyon olan, kovalamaca olan, arazi olan ve çatışmaların
olduğu bir iş bu iş. Bu iş zaten 2 kişi bir odada konuşsa 150 dakika bunu
çekseniz zorken, bir de bunun çatışması kovalamacası aksiyonu extra zor. Bu
bizim iş için sadece değil tabi ki bu tarz işlerin tamamı için çok zor
dolayısıyla bazen 3 ekip çalışıyorum. Çok saçma!’ şeklinde cevapladı. Savaşçı
dizisinin izleyiciler üzerinde nasıl bir izlenim oluşturduğunu düşünüyorsunuz?
Şeklinde gelen soruyu da cevaplayan Kocatürk: ‘Düşünüyoruz değil, veriler
ortada sevildi, beğeniliyor, iyi izleniyor, 1. Ve 2. gidiyor dolayısıyla bizim
halkımız böyle aksiyon polisiye askeri işleri sever. Eskişehir ile ilgili
izlenimlerinizi aktarabilir misiniz? Sorusuna farklı bir yaklaşımla yanıtlayan
Kocatürk: Aktarayım; otel odası güzel, set güzel. Eskişehir’ i göremedik ki
çalışmaktan’ mizansen bir bakışla soruyu kısaca özetlemiş oldu. Çalışma düzeni
ile ilgili gelen soruya çok anlamlı bir mesaj veren ve cevap içerisinde özellikle
dizi sürelerinin kısaltılmasına vurgu yapan Kocatürk: Hep de bana bu soruyu
soruyorlar. Sormayın bana bu soruları oğlum ben anarşist adamım. Çalışma
düzenimiz yok! Gebermiş durumdayız. Dizi süreleri 140 dakika 150 dakika
sürelere ulaştı. Yalnızca bizimle ilgili değil Türkiye’ de dizi sektöründe
insanlar çok zor durumda. Sabahlara kadar çalışıyoruz. Bildiğiniz bir faşizm
yani bu ama ekmeğimizi kazanıyoruz. Sendikalı olamadığımız için de bu süreleri
örgütlenip karşı koyamıyoruz. İş dönüp dolaşıp kanallarda bitiyor. Sözün özü
şu; bu böyle kısır döngüye girdi. Kanalların bu rekabetten dolayı süreleri
yükseltti, yükseltti, yükseltti. Faşist bu düzen içinde köleler gibi sabahlara
çalışır hale geldik. Yani çalışma şartlarımız berbat! Son olarak da Türkiye’de
ve dünya da sizi etkileyen ve örnek aldığınız yönetmenler var mıdır? Sorusunu
da cevaplayan Kocatürk: ‘ Ooovv ooo öyle bir hale geldik ki! 2 tane yönetmen
söyleyen adam yemin ediyorum yalan söylüyordur. İran’ dan 1 tane çoban çıkıyor
Afganistan’ dan bilmem ne çıkıyor. Artık zaten tarzların olmadığı bir döneme
denk geldik. 13 yaşındaki çocuk Avustralya’ da başka bir şey yapıyor, zaten ben
bunun gibiyim diyorsa bir yönetmen bunu çok seviyorum onun gibi yapmaya
çalışıyorum diyorsa; o da kendi tarzını geliştirmesi anlamında bence kötü bir
şeydir. 21. Yüzyıl herkesin tarzının olduğu yüz’ diyerek açıklamalarını
bitirmiştir.
Ya ben karargahlarına her gittiğimde çekim yok diyorlar tam ne zaman oluyorlar izlemek istiyorum foto çekmek istiyorum çok seviyorum bu diziyi ama hiç rastlamadık oyuncularıyla bana yardımcı olsanız
YanıtlaSil